Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ekonomi Reformları Tanıtım Toplantısı’nda konuşuyor

18 mins read

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi’nde, Ekonomi Reformları Tanıtım Toplantısı’na konuşuyor. Erdoğan’ın açıklamaları şöyle:

  • Aziz milletim değerli misafirler sizleri en kalbi duygularımla muhabbetle selamlıyorum. Türkiye ekonomisinin yarınlarını şekillendireceğine inandığımız reform programını sizlerle paylaşmak üzere bir araya gelmiş bulunuyoruz.

 

  • Çalışmamızın özünde ekonomiyi yatırım, üretim, istihdam temelinde büyütme amacı bulunuyor. Üretimde verimlilik artışı sağlayarak potansiyel büyümemizi artıracağız. Reel ekonomiyi güçlendirerek ithal girdi kullanımını azaltmış ihracatta yeni rekorlar kıran yerli milli bir ekonomi hedefliyoruz.

 

 

  • Ülkemizdeki büyükelçilere uluslararası camiaya dağıtacağımızı kitapçıklarımız var. Biz de bu süreci en başından beri takip ettik ve nihai şeklini verdik.

  • Türkiye’nin istihsal mücadelesini, istikbal ve istiklal mücadelesi kadar önemli görüyoruz. Bu anlayışla İstiklâl marşımıza yakışır şekilde yeni yol haritamızı belirliyoruz. Türkiye’yi dünyanın en büyük ekonomisinden biri haline getirmek için herhalde gece gündüz çalışarak hedeflerimize mutlaka ulaşacağız. O günlerin çok yakında olduğuna yürekten inanıyorum.

  • 2002 yılında yönetimi devraldığımızdan beri Türkiye’yi istikrar ve güven esasına göre geliştirme, büyütme ve güçlendirme mücadelesini veriyoruz. Dirayetli yönetimimizle 2009 küresel kriz gibi 2013 sonrası pek çok sarsıntıyı başarıyla göğüslemeyi ve 2023 hedeflerinin rotasında tutmayı başardık. Ülkemizin yönetim sistemimizin en önemli sebebi eski yönetim sisteminin kırılganlıklarının yol açtığı tehlikeleri yakından görmemiş olmamızdandır. Türkiye’yi bu kırılgan siyasi iklimden kalıcı olarak kurtardık. Hiç kimse hiçbir odak devleti yönetme hayaline kapılamayacaktır.

  • Demokratik ve ekonomik kalkınmanın temel şartlarından biri olan siyasi istikrarı kurumsallaştırdık. Bu aynı zamanda güven ikliminin tesisini kolaylaştıran bir adım oldu. Türkiye, bölgesel ve küresel nice krize rağmen gücünü koruyor. İnşallah yeni ve sivil anayasayla birlikte ihtiyaç duyulan bazı adımları atacağız.

  • Koronavirüs salgını yeni yönetim sistemimizin bir sınamasına dönüştü ve her alanda bu sınamayı verdik. Bazı sıkıntılar yaşadık yaşıyoruz; bunlar üstesinden gelinmeyecek hususlar değildir. 2020 yılında dünya ekonomisi yüzde 3,5 küçüldü, küresel ticaret yüzde 10’ya yakın daraldı, uluslararası doğrudan yatırımlar yüzde 42 azaldı, küresel borç toplamı 282 trilyon dolara ulaşarak tarihin en yüksek seviyesini gördü. Gıda fiyatları son 6.5 yılın, metal fiyatları son 9.5 yılın rekorunu kırdı.

  • Aşı ve ilaç alanındaki gelişmeler umutları artırıyor. Yapılan analizler 2023 yılına kadar, 85 yoksul ülkenin aşıya ulaşamayacağına işaret ediyor. Aşı ve ilaç adil bir şekilde tüm ülkelerin kullanımına açılmadıkça dünyanın zenginlerinin huzur bulamayacağı büyük ekonomilerin istikrar bulamayacağı ortadadır.

  • Hiçbir vatandaşımızın mağdur olmaması için devletin tüm imkanlarını seferber ettik. Elimizdeki imkanlar tüm dost ve kardeşlerimizle paylaştık. Hiçbir insanımızı salgın karşısında çaresiz ve tek başına bırakmadık.

  • İhtiyaç sahibi herkesin yanında olduk. Güçlü bir direnç sergiledik. Türkiye’yi pek çok ülkeden olumlu yönde ayrıştırmayı başardık. Salgına rağmen 2020 yılında yüzde 1.8 oranında büyüdük. G20 ülkeleri arasında ekonomisini büyüten 2 ülkeden biri olduk. Çin’den sonra ikinci sırada yer aldık. Destek paketleri sayesinde dünyada ekonomisi büyüten nadir ülkelerden biri olmayı başardık.

  • Üzerine daha güçlü biçimde odaklanmamız gereken hususlar olduğunu biliyoruz. Karşılaştığımız her problemin üzerine nasıl çözüm odaklı ve ısrarla gittiysek bugün de aynısını yapıyoruz. Ülkemizi güçlendirecek reformları ve adımları hiç tereddüt etmeden atıyoruz.

  • Reform programımızla güçlü yönlerimi perçinlerken sorun gördüğümüz yerlerle ilgili gerçekçi, ayakları yere basan çözümler getiriyoruz. Değişim, dönüşüm, gelişmenin hayatın bir gerçeği olduğunu ve süreklilik içerdiğine inanıyoruz. Yıllardır hep bu anlayışla çalıştık Şimdi de aynı hissiyatla milletimizin huzurundayız.

  • 2021’i orta vadede nitelikli büyüme dönemine girişin hazırlık yılı olarak değerlendiriyoruz. Türkiye salgın sonrası özellikle bu dönemin ekonomik yapılanmasına uygun şekilde güçlü ve kaliteli bir büyümeyi mutlaka ama mutlaka yakalayacaktır.

  • Güçlü, sağlam ve her türlü şoklara karşı giden yol makroekonomik istikrarın tesisi ve devamından geçiyor. Bir dizi yapısal tedbirin alınması şart. Açıklayacağımız reformların omurgasını makroekonomik ve yapısal politikalar oluşturuyor. Kamu maliyesi, enflasyon, finansal sektör, cari açık ve istihdam alanlarına odaklandık.

  • İlk reform alanımız risklere karşı bir daha güçlü kamu maliyesi yapısını oluşturmak olacaktır. Önümüzdeki dönemde de mali disiplin en temel önceliğimiz. Fiyat istikrarını bir kenara koyuyoruz.

  • Yeni dönem dört temel ayak üzerinde yürüyecek: Yatırım, istihdam, üretim, ihracat. Bu amaçla harcama disiplini, kamu borç yönetimi vergi düzenlemeleri, kamu özel işbirlikleri ve kamu özel teşebbüsleri kapsayan yeni politikaları bu dönemde hayata geçiriyoruz.

  • Harcama disiplini konusunda önceliği bütçe politikalarına veriyoruz. Meclisin bütçe hakkının kapsamını genişletirken şeffaflık ve hesap verebilirliği artırıyoruz. Döner sermayeleri göden geçiriyor verimli olmayanları kapatıyor ve diğerlerini de kademeli şekilde merkezi yönetim bütçesine meclis denetimi kapsamına alıyoruz. Özel hesap uygulamalarını acil ve zorunlu olanlarla sınırlandırarak bu kriterleri karşılamayanları kademeli olarak kaldırıyoruz. Böylece birlik ilkesini güçlendirmiş oluyoruz.

  • Kamu idarelerinde tasarrufu yaygınlaştıracak önlemleri hayata geçiriyoruz. Kamuda taşıt harcama alanlarında sınırlama getiriyoruz. Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin bir gereği olarak kamu kurumlarının teşkilatlanmasını yönetim verimliliği ve etkinliği çerçevesinde güçlendiriyoruz.

  • Kamu personeli ile ilgili iş ve işlemlerin tek bir idare tarafından yürütülmesini sağlıyoruz. Merkezi yönetimin yanı sıra yerel yönetimlerle de tasarrufçu bir bakış açısının oluşmasını hedefliyoruz. Mali idarelerde mali disiplini güçlendirecek ve borç stokunun artmasını önleyecek düzenlemeler yapıyoruz.

  • Harcama alanında en temel hassasiyetlerimizden biri ihtiyaç sahibi ailelere ulaşmasında en ufak adaletsizliğin yaşamamasıdır. Bunun için merkezi ve yerel yönetimlerin sosyal yardım verilerini Bütünleşik Sosyal Yardım Bilgi sistemine entegre ederek veri paylaşımını sağlıyoruz.

  • Şeffaflığı attırmak gayesiyle bütçe sonuçlarını, politika gelişmelerini ve hedeflerimizi 3 ayda bir kamu maliyesiyle milletimizle paylaşıyoruz.

  • Türkiye’nin kamu borcumuzun milli gelire oranı yüzde 41 seviyesinde. AB ülkelerinin borçluluk ortalaması yüzde 90’a yakın. Borç stokunun dış şoklara karşı duyarlılığını azaltabilmek için döviz cinsi borçların toplam borç stoku içindeki payını düşürüyoruz. Ağırlıklı olarak TL ile borçlanacak TL cinsi senetleri kullanacağız. Borçlanmanın ortalama vadesini piyasa şartları uyumlu olarak artırıyoruz.

  • Hazine’nin kullanımı dışında kalan kurumların hesabını tek Hazine kurumsal hesabı sisteminde toplayarak nakit yönetimde verimliliği sağlıyoruz. Ülkemizin risk primini düşürerek borçlanma maliyetleri aşağı çekecek politikaları takip ediyoruz. Vergi politikaları sadeleştiriyor ve öngörülebilirliği artıran adımlar atıyoruz. Esnafa bir müjde vermek istiyorum. Reform paketimizde dar gelirli küçük esnafımıza yönelik bir vergi muafiyeti yer alıyor

  • Basit usûlde vergilendirilen kuaför, tesisatçı, tuhafiyeci, marangoz, tornacı, çay ocağı işletmecisi ve terzi gibi Yaklaşık 850 bin esnafımızı gelir vergisinden muaf tutuyor beyan yükümlülüklerini kaldırıyoruz.

  • Vergi usûl kanununu kayıt dışılığı azaltacak ve vergiye uyumu teşvik edecek şekilde güncelliyoruz. Vergi cezalarında uzlaşma kapsamını genişletiyoruz. Elektronik defter ve elektronik belge kullanımı uygulamasını kademeli olarak yaygınlaştırarak vergi kayıp ve kaçağını azaltıyoruz. Vatandaşlarımız vergi dairesine gitmeden işlemleri dijital ortamda yapabilsin diye 7/24 hizmet verecek Türkiye Dijital Vergi Dairesi uygulamasını başlatıyoruz. Dijital vergi asistanı sistemini devreye alıyoruz.

  • Sektörel kamu alımları kanununu çıkarmak için hazırlıklara başlıyoruz. Dijital olarak işleyecek bu sertifikasyon sistemi herkese açık olacak. Kamu alımlarını yerli ürünlere yönlendirerek yurt içi sanayinin çeşitlenmesi ve büyümesine katkı sağlıyoruz. Stratejik sektörlerdeki ürünler için yerliliği artıracak ve teknoloji transferini sağlayacak alım garantilerinin önünü açıyoruz. Kamunun ithal ürün kullanımını azaltmak için sanayileşme icra komitesi altında “Merkezi İzleme Sistemi” kuruyoruz. İhale şartname havuzlarıyla kamu alımlarına standart getiriyoruz.

  • Kamu özel işbirliği kanununun çıkarılmasını planlıyoruz. Kamu iktisadi teşebbülerimizi günün ihtiyaçları ışığında reforma tabi tutmak üzere bir çalışma başlatıyoruz. Amacımız güçlü ve rekabetçi küresel şirketler çıkarmak.

  • Kamu maliyesi reformları sayesinde pek çok ülkeden pozitif yönde ayrışarak yeni bir başarı hikayesi yazmakta kararlıyız. Bütçe açığı hedefine mali disiplinden taviz vermeden ulaşacağız. Bütçede var olan mali alanı genişleterek salgın vb. fevkalade durumlarda ihtiyaçları karşılamak için kullanacağız.

  • Öncelikli hedeflerimizden biri enflasyonla mücadele olacak. Hedef tek haneli düşük enflasyon oranlarına ulaşmak.

  • Enflasyondaki yükselmenin hem yapısal hem dönemsel sebepleri var. Ülkeler bu sene dünya genelinde beklenen kuraklık ve salgından dolayı gıda stoklarını artırma eğilimindeler. Bu durum gıda fiyatlarında öngörülebilirliği azaltıyor, gıda komitesinin politika önerilerini şekillendirebilmesini ve piyasanın etkin çalışabilmesini temini için veri akışını sağlayacak Erken Uyarı Sistemi kuruyoruz. Üretim, toptan ve perakende aşamasında gıda zincirinin tamamı anlık olarak takip edilerek raporlanacak.

  • Ülkemizde yılda 19 milyon ton israf ediliyor. Hizmet sektöründe işletme başına israf yılda 4 tonun üzerinde. Buna dur demek için harekete geçiyoruz. Tarlada ve hallerde kalan taze meyce ve sebzeleri piyasaya kazandırma mekanizmasını geliştiriyoruz. Bu ürünleri dijital tarım pazarına dahil ederek hızla alıcılarla buluşmasını sağlıyoruz. Dijital tarım pazarı sayesinde her ölçekteki çiftçi ürünü çn pazar bulabilecek tüketici ve esnaf istediği kalitede ürün tedarik edecek

  • Gıda bankacılığı sistemini cazip hale getirerek yaygınlaştırıyoruz. Tarımsal üretimde öngörülebilirliği artırmak ve fiyat dalgalanmalarının önüne geçmek için sözleşmeli tarım mekanizmaları geliştiriyoruz. İşlenmemiş gıda fiyatlarında aracılık maliyetlerinin düşürülmesinde katkı sağlayacak hal yasası ile ilgili çalışmaları hızla tamamlıyoruz.

FİKRİKADİM

The ancient idea tries to provide the most accurate information to its readers in all the content it publishes.


Fatal error: Uncaught TypeError: fclose(): Argument #1 ($stream) must be of type resource, bool given in /home/fikrikadim/public_html/wp-content/plugins/wp-super-cache/wp-cache-phase2.php:2381 Stack trace: #0 /home/fikrikadim/public_html/wp-content/plugins/wp-super-cache/wp-cache-phase2.php(2381): fclose(false) #1 /home/fikrikadim/public_html/wp-content/plugins/wp-super-cache/wp-cache-phase2.php(2141): wp_cache_get_ob('<!DOCTYPE html>...') #2 [internal function]: wp_cache_ob_callback('<!DOCTYPE html>...', 9) #3 /home/fikrikadim/public_html/wp-includes/functions.php(5420): ob_end_flush() #4 /home/fikrikadim/public_html/wp-includes/class-wp-hook.php(324): wp_ob_end_flush_all('') #5 /home/fikrikadim/public_html/wp-includes/class-wp-hook.php(348): WP_Hook->apply_filters('', Array) #6 /home/fikrikadim/public_html/wp-includes/plugin.php(517): WP_Hook->do_action(Array) #7 /home/fikrikadim/public_html/wp-includes/load.php(1270): do_action('shutdown') #8 [internal function]: shutdown_action_hook() #9 {main} thrown in /home/fikrikadim/public_html/wp-content/plugins/wp-super-cache/wp-cache-phase2.php on line 2381