Türkiye-ABD ilişkileri Biden döneminde daha da zorlanacak

8 mins read
Joe Biden, Ankara'daki Türkiye Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile el sıkışıyor.

Türkiye-ABD ilişkileri Biden döneminde daha da zorlanacak

Türkiye-ABD ilişkileri Biden döneminde daha da zorlanacak
Joe Biden, Ankara’daki Türkiye Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile el sıkışıyor.
Türkiye-ABD ilişkileri Biden döneminde daha da zorlanacak 1
YASAR YAKIŞ

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ABD Başkanı Donald Trump’a kolay erişiminin olduğu dönem kapanıyor. Cumhurbaşkanı seçilen Joe Biden, seçim kampanyasının ilk aşamalarında, kara bulutların Türkiye-ABD ilişkilerini gölgelediğini belirterek, “Asıl sorun Türkiye” ve “Erdoğan ağır bir bedel ödeyecek” diyerek uyarıda bulundu.

İki ülke arasında çözüm bekleyen sorunların listesi uzun ama en önemlileri Türkiye’nin Rus yapımı bir hava savunma sistemini satın alması, Türkiye’nin F-35 süper savaş programından çıkarılması, Kürt sorunu, Halkbank davası. ve Türk din adamı Fethullah Gülen’in iadesi.

Türkiye’nin Rus yapımı hava savunma sistemi S-400’ü satın alması, ABD’de bir yıldan uzun süredir sert eleştirilere maruz kalıyor. Bu satın alma için Türkiye’ye CAATSA (Amerika’nın Düşmanlarına Yaptırım Yoluyla Karşı Mücadele Yasası) tedbirleri empoze etmek için Kongre’nin her iki meclisinde iki partili bir fikir birliği var. Trump, bu önlemlerin uygulanmasını ısrarla durdurdu.

ABD’nin güçlü itirazına rağmen Türkiye haklı olarak bir hava savunma sistemine ihtiyacı olduğunu söylüyor. Bir ihale açtı ve en düşük uygun teklif veren Rusya oldu ve böylece sistem satın alındı. Para zaten ödendi, donanım teslim edildi ve ilk testler çoktan yapıldı. Dolayısıyla Türkiye bunu bir anlaşma olarak görüyor.

ABD’nin satın alma konusundaki itirazı, S-400’ün ABD yapımı F-35 süper savaşçılardaki zayıflıkları belirleyebileceği iddialarına dayanıyor. Bu iddia geçerli değil çünkü zayıf yönünü belirlemek için S-400’ü Türkiye’de konuşlandırmaya gerek yok. Gerçekte bir zayıflık varsa bu, sistem Türkiye dışına da uygulandığında tespit edilebilir.

ABD’nin bir başka iddiası da, bir NATO ülkesinin envanterinde Rus yapımı bir hava savunma sistemi olmaması gerektiğidir. Bu iddia da geçerli değil çünkü Yunanistan’da Rus yapımı hava savunma sisteminin başka bir versiyonu olan S-300 var. Ankara, Yunanistan’da neden değil de Türkiye’de sorun yarattığını sorguluyor.

Türkiye ile ABD arasındaki bir başka tartışma da, Türkiye’nin F-35 süper savaşçılarının ortak yapım programından çıkarılmasıdır. Türkiye, uçağın ortak üretim anlaşmasının bir parçasıdır. Uçağın yaklaşık 900 farklı bileşeni Türkiye’de üretilmektedir. Ankara, 100 adet F-35 uçağı satın alma niyetini resmi olarak duyurdu. Türkiye’ye gönderilen uçaklardan birinin üretimi tamamlandı. Türk pilotları onları uçurmak için eğitildi, ancak S-400 satın alındıktan sonra ABD, Türkiye’yi ortak yapımdan çıkarmaya karar verdi. Sorunun askeri ve diplomatik yönlerinin yanı sıra çözülmesi gereken ticari, hukuki ve mali boyutları da var.

Kürt sorunu, Biden’in Obama yönetiminde başkan yardımcılığından bu yana Erdoğan’la tartıştığı konulardan biri. Kendi başkanlık kampanyası sırasında Biden, Trump’ın Türk askerlerinin Kürt kontrolündeki Suriye topraklarına girmesine izin verme konusundaki hoşgörüsünü eleştirmeye devam etti. Ayrıca, ABD’nin desteklediği, finanse ettiği, eğittiği ve donattığı Kürtlerin faaliyetlerini sınırlandırma yönündeki Türkiye’nin tutumunu eleştirdi.

Türkiye için en büyük baş ağrılarından biri, Trump’ın bir Türk devlet bankası olan Halkbank’ın İran’a yönelik ABD ambargosunu atlatmadaki rolüne ilişkin hukuki bir süreçte bildirilen müdahalesi olabilir. Eric Lipton ve Benjamin Weiser tarafından 29 Ekim’de The New York Times’da yayınlanan bir makale, Türkiye’deki pek çok kişinin kısmen bilmediği yeni gerçekleri ortaya çıkardı. Yazarlar, Türkiye’nin Başkan Trump’a, yalnızca Halkbank’ı değil, Türkiye’deki bir dizi siyasi figürü de tehdit eden bir soruşturmayı durdurması için baskı yaptığını iddia ediyor.

Makalede, Manhattan’daki en büyük federal savcı Geoffrey Berman’ın büyük sürprizine ABD Başsavcısı William P. Barr, Halkbank hakkındaki soruşturmayı durdurmasını istediğini söylüyor. Adalet Bakanlığı’nın, Türk bankası ve Türkiye’deki siyasi figürlerle bağlantısı olan yetkilileri ile ilgili soruşturma ve ceza davalarına son vermeyi kabul edeceğini söyledi. Biden bu dosyayı açarsa Türkiye’de siyasi tsunamiye neden olabilir.

Gülen’in iadesi konusunda Trump yönetimi, iade talebinin gerektiği gibi doğrulanmadığı izlenimini verdi, bu nedenle iade gerçekleşmedi. Biden yönetimi, onu iade etmeye daha az ilgi gösterebilir.

Bu iç karartıcı tabloya rağmen Türkiye ve ABD NATO müttefikidir. Türkiye, NATO’da ABD’den sonra en büyük ikinci orduya sahiptir. Birkaç ortak ilgi alanları vardır. Türkiye’de nükleer başlıklı füzeler depolanıyor. Washington hoşuna gitse de gitmese de Ankara Ortadoğu’nun önemli bir oyuncusu. Dolayısıyla, gelen Biden yönetiminin Erdoğan ile ilgili endişelerine rağmen, iki ülke muhtemelen karşılıklı çıkarlarını korumak için ortak bir zemin bulacak.

Kaynak Link

FİKRİKADİM

The ancient idea tries to provide the most accurate information to its readers in all the content it publishes.