Ordu’da Tiyatro Sahnesine Çıkan İlk Öğretmenlerden Edibe Akyol

10 mins read
Ordu'da Tiyatro Sahnesine Çıkan İlk Öğretmenlerd_en Edibe Akyol

Ordu’da Tiyatro Sahnesine Çıkan İlk Öğretmenlerden Edibe Akyol

Edibe Hanım, 1911 yılında babasının görevli olarak bulunduğu Erzincan’da doğmuş, ilkokulu Merzifon Kız okulunda okumuş. Babası Cerrah Bahaettin Bey, annesi Hatice Hanım. Bahaettin bey, Erzincan’dan sonra Ordu Memleket Hastanesi’nde çalışmaya başlar. Böylece sonradan Gülen soyadını alacak Bahaettin Bey ve Ailesi Ordu’ya yerleşir.
Gülen Ailesinin üç çocukları vardır: Kamil, Edibe ve Nurettin. Kamil Gülen Ordu Milli Eğitim Müdürlüğünde muhasebe memurluğu yapmaktadır. Nurettin Bey ise Ordu Memleket Hastanesi’nde memur olarak çalışmaktadır.

Ordu'da Tiyatro Sahnesine Çıkan İlk Öğretmenlerden Edibe Akyol 1

Edibe Hanım, Edirne Öğretmen Okulu’nu bitirdikten sonra kendisine sunulan üç il tercihinin hepsine Ordu yazar. Cumhuriyetin büyük eğitim hamlesini yaptığı yıllarda, 1932’de hizmete başlayan Edibe Akyolhenüz 18 yaşlarında gencecik bir öğretmen olarak Ordu Hamdullah Suphi Bey İlk Mektebi’nde çalışmaya başlar.

Edibe Hanım, Hamdullah Suphi Bey İlk Mektebi’nden sonra Gazi İlk Okulunda, sonra da 19 Eylül İlk Okulunda çalışır. Genellikle üçüncü sınıfa kadar öğrenci okutmaktadır. Kendine özgü bir yöntemle öğrencileri hızlı bir şekilde okuma-yazmayı öğrenirlerdi. Bu nedenle Ordu’da öne çıkan öğretmenlerden birisi olmuştur.

Üç çocuklarıyla neşeli bir aile oluşturan Bahaettin Bey ve eşi Hatice Hanımların evinde akşamları müzik çalınır, komşularla birlikte eğlenceli saatler geçirilir, Kamil Gülen’in yaptığı pandomimlerle ortam şenlenirdi. Mutlu bir aile ortamında büyüyen Edibe ve Kamil, konuşmalarını fıkralarla süsler, dinleyenlerin neşeli kahkahaları etrafa yayılırdı. Edibe Hanım, keman, ud ve piyano çalardı.

Edibe Gülen’in hayatı kendisi gibi öğretmen olan, Acara Muhaciri Rasim Akyol ile kesişir. Rasim Akyol ile Edibe Gülen 1937 yılında düğünlerini yaparlar. Bu yıllarda genel adet olduğu biçimde nikâhları daha önce kıyılmıştır.
Bu yıllarda evlenen kadın, evleneceği erkeğin kardeşlerine, dayılarına, kuzenlerine bohça hazırlardı. Edibe Hanım öğretmen maaşı ile 24 kişiye bohça çıkarmak zorundaydı. Düğündeki masraflardan dolayı çok bunaldığı bir günün akşamında uzandığı yatağında uykuya dalar. Rüyasında Mustafa Kemal Atatürk, elinde bir kutu şekeri Edibe Hanıma uzatır. Edibe Hanım bu şekerlerin içerisinden sadece bir tane badem alır.

Ertesi gün çekilen Eşya Piyangosunda, Edibe Hanımın abisi Kamil Gülen’e bir otomobil çıkar. Kardeşi Edibe’ye oldukça düşkün olan, kendisine bir yerde bir elma dahi verilse yarısını ayırıp kardeşine götüren Kamil Gülen, bu arabanın parasını alır. Bu parayla da kız kardeşi Edibe’nin bütün düğün, çeyiz masraflarını karşılar.Rasim Akyol’un düğündeki sağdıçlığını Serkis adlı bir Ermeni arkadaşı yapmıştır. Rasim ve Edibe Akyol çiftinin evliliklerinden Sümer ve Serpil isimli iki kızları olmuştur.

Cumhuriyet aydınlığının bir kasaba havasındaki Ordu’ya yeni ulaştığı yıllarda tiyatro sahneleri henüz kadınlara açılmamıştı. Erkekler sahnelere kadın rollerini de üstlenip, kadın kıyafetleriyle çıkıyorlardı.

Ordu'da Tiyatro Sahnesine Çıkan İlk Öğretmenlerd_en Edibe Akyol

Ordu Halkevi Tiyatrosunun sahneye koyduğu ve milli duyguları coşturan ve Spor Yıldızı Kulübü gençleri tarafından oynanan “Mavi Yıldırım” oyunu ile Edibe Akyol bir ilke imza atmıştı. 1932 yılında çiçeği burnunda genç bir öğretmen olan Rahmetli Edibe Akyol hanımefendiye, ağabeyi Rahmetli Kamil Gülen, Aka Gündüz’ün “Mavi Yıldırım” piyesinde oynamasını teklif etmişti. Edibe Akyol , babası Cerrah Doktor Bahattin Bey’den de izin almıştı. Edibe Akyol derhal rolünü alıp ve öğretmen arkadaşıHalise Hanımla birlikte provalara katılmıştı. Edibe Akyol sahnede rol yapmaya çalışırken arkadaşı Halise Hanım da ona suflör oldu. 1934 yılında İhsan Bey sinemasında “Mavi Yıldırım” adlı oyunda ilk kez sahneye çıkan Öğretmen Edibe Akyol Ordu’lu genç hanımların da ayağını bu şekilde tiyatroya alıştırmıştı. Mavi Yıldırım piyesinden sonra Tırtıllar isimli piyeste de oynamıştır.

Rahmetli öğretmen Edibe Akyol sağlığında öğretmenlere şu mesajı bırakmıştı: “Biz de gençtik ve Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyetin bekçileriydik, ilimde, sanatta, çağdaşlıkta dünyayı yakalamaya çalışıyorduk. Sınıfta öğrencilerimizi yetiştiriyor, toplumda, kurumlarda Cumhuriyetin faziletini anlatıyorduk. İnsanların, medeni olgulara kavuşmalarına yardım ediyorduk. Cumhuriyetin o yıllarında, o güzelim ilk dönemlerinde tüm millet mutluydu. 10 yılda 15 milyon genç yaratılmıştı her yaşta. Başımız dikti. Dünyaya kendimizi tanıtmıştık. Saygı görüyorduk. İlmin yanında, sanata da Öğretmenler olarak değer veriyor, sanat olaylarında yer alıyorduk. Ben, “Mavi Yıldırım” piyesinde ağabeyim rahmetli Kâmil Gülen’in isteği üzerine herşeyi göze alarak sahneye çıktım. Benden sonra diğer bayan öğretmenlerde piyeslerde rol aldılar. Böylece Ordu’da tiyatro çalışmalarına yön verdik, genç nesle örnek olduk. Bir vatanı, bir memleketi sevmenin bedeli vardır. Bizim nesli bedelini ödemiş olmanın huzuru içerisindedir. Bizler bir hoş sedâ bırakmış olmanın gururunu duyuyoruz ve genç öğretmenlerden “Cumhuriyete sahip çıkmalarını” istiyoruz.”

Edibe Akyol, 1969 yılında çok sevdiği öğretmenlik mesleğinden emekli olduktan sonrada boş durmadı. 20 yıl kadar “Yardım Sevenler Derneği” başkanlığını sürdürdü, eşi merhum öğretmen Rasim Akyol ile Orduluların her türlü toplumsal olaylarında yer aldılar ve Ordu’ya renk kattılar. Ordu sosyal hayatta oldukça aktif olarak çeşitli çalışmalarına katıldılar. Edibe Akyol, Cumhuriyet döneminin yetiştirdiği aydın Türk öğretmenlerinden biri olmakla kalmamış, sosyal çalışmaların içinde hep aktif rol almıştır. Bu çalışmalarından ötürü, gerek Ordu Valiliğince, Ordu Belediye Başkanlığı ve çeşitli derneklerce ödüllendirilmiştir. Edibe Akyol, 26 Ocak 1997 yılında Ordu’da vefat etti. Eşi Rasim Akyol ise ondan 7 yıl önce 1990 yılında vefat etmiştir.

Naim Güney

Ordu yerel tarih araştırmacısı. Gazeteci, yazar.

"Tarih" geçmişle gelecek arasında köprü kurmaya imkan tanır ve dün ne olduğumuz, gelecekte ne olabileceğimize dair bize fikirler verir"


Fatal error: Uncaught TypeError: fclose(): Argument #1 ($stream) must be of type resource, bool given in /home/fikrikadim/public_html/wp-content/plugins/wp-super-cache/wp-cache-phase2.php:2386 Stack trace: #0 /home/fikrikadim/public_html/wp-content/plugins/wp-super-cache/wp-cache-phase2.php(2386): fclose(false) #1 /home/fikrikadim/public_html/wp-content/plugins/wp-super-cache/wp-cache-phase2.php(2146): wp_cache_get_ob('<!DOCTYPE html>...') #2 [internal function]: wp_cache_ob_callback('<!DOCTYPE html>...', 9) #3 /home/fikrikadim/public_html/wp-includes/functions.php(5420): ob_end_flush() #4 /home/fikrikadim/public_html/wp-includes/class-wp-hook.php(324): wp_ob_end_flush_all('') #5 /home/fikrikadim/public_html/wp-includes/class-wp-hook.php(348): WP_Hook->apply_filters('', Array) #6 /home/fikrikadim/public_html/wp-includes/plugin.php(517): WP_Hook->do_action(Array) #7 /home/fikrikadim/public_html/wp-includes/load.php(1270): do_action('shutdown') #8 [internal function]: shutdown_action_hook() #9 {main} thrown in /home/fikrikadim/public_html/wp-content/plugins/wp-super-cache/wp-cache-phase2.php on line 2386