Karadeniz’in Ünlü Yük Kayıkları Mavna ve Çapar’ları Bilir misiniz?

11 mins read
Naim Güney
Naim Güney

Geçtiğimiz yüzyılın ortalarına kadar, Karadeniz birçok yerine henüz karayolları ulaşmamıştı. Olanlar ise yolcu taşımacılığı için pek pratik ve konforlu sayılamazdı. Bu yüzden, yolcu ve yük taşımacılığı yaygın olarak vapurlar ile gerçekleştiriliyordu. İzmir-Hopa seferini yapan bu vapurlar önemli limanlara uğrar, yük ve yolcularını doldurup boşaltırlardı. Ordu gibi çoğu kentin ise henüz bu büyük gemilerin yanaşabileceği iskeleleri yoktu. Gemiler şehrin iskelesine yakın bir yerde demirler, yolcu ve yükler daha küçük teknelere aktarılarak taşınırdı. Deniz kenarına kurulu fındık gibi sanayi işletmeleri için de benzer bir durum geçerli idi. Hammadde veya bitmiş ürünler küçük teknelere yüklenerek açıkta bekleyen büyük yük gemilerine taşınırdı.

KARADENİZ’İN ÜNLÜ YÜK KAYIKLARI MAVNA VE ÇAPAR’LARI BİLİR MİSİNİZ?

O yıllara kadar Karadeniz’in çoğu limanı için geçerli bu durum benzer şekilde olup, gemi-iskele arasında yük taşıma işine genel olarak “mavnacılık” adı verilirdi. İstanbul gibi büyük limanlarda çok sayıda mensubu olan ve geçmişi oldukça eskilere uzanan örgütlere sahip mavnacılık mesleği, küçük şehirlerde belli kişiler ve balıkçılar tarafından yapılırdı.

Gemi-iskele ya da yakın limanlar arasında yük taşımak için ağır yüklerin altına girebilen iri kıyım tekneler kullanılırdı. Karadeniz’in farklı bölgelerinde farklı isimlerle anılan bu teknelere halk arasında genellikle “çapar”, “kabak”, “mavna” ya da “mavuna” isimleri verilmişti ve işlevleri gereği dengeli olmaları gereken bu heybetli teknelerin çok fazla teferruatı veya donanımları bulunmuyordu. Yüzyılın başlarında bu iş için kullanılan tekneler de yelken ve kürek yaygın olmakla birlikte, ilerleyen yıllarda yerini motora bırakmıştı. Ayrıca hiçbir itici gücü olmayan ve motor ya da römorkörler tarafından çekilen türleri de vardı.

Araştırmacı Yazar Osman Kademoğlu “Denizlerin Güzelleri” adlı kitabında geçtiğimiz yüzyılda kullanılan çaparlar hakkında şu teknik bilgileri verir : “Çapar iki başı yüksek, baltabaş, bordası kavisli, geniş karınlı, altı düz, kürekle hareket eden, 30 ilâ 50 ton, Doğu ve Orta Karadeniz yük kayığıdır.

Çaparlar eskiden aşırmalı yelkenle uzak mesafelere yük taşırlardı. Borda kavsi, omuzlulklarından itibaren baş ve kıç bodoslamaya doğru birden dikleşerek yükselir. Başı kıçından yarım metre kadar daha yüksektir. Başta ve kıçta iki yarım güverte (baş üstü ve kıç üstü)ve küpeştenin bodoslamaya birleştiği yerde çatal (yan yana iki dikme) bulunur. Ortası açık ambarlı ve parapetlidir. Parapetler paraçollarla küpeşteye bağlanır.

Başüstünde ayakta durularak çekilen, 8 – 9 metre boyunda bir çift büyük küreği ve kıçında enli ve yüksek asma dümeni vardır. Bordasında omuzluklar arasında iki kalın yumru çakılıdır. Gemiye ya da iskeleye vurup ezilmesin diye parapetlerden bordaya kalın, yuvarlak ağaç gönderler sarkıtılır.”

Karadeniz'in Ünlü Yük Kayıkları Mavna ve Çapar'ları Bilir misiniz? 1

Çaparlar iş olmadığı zaman iskelede bekletilmez, kıyıya çekilirdi. Çaparların kıyıya çekildiği yer, Ordu’da iki ahşap İskele’nin arasındaki kumsal sahiliydi. Çocukluğumuzda o sahile çekilmiş çaparlardan tek tük görmüşlüğümüz vardır. Son çaparı ben orada gördüm, 70’i yılların başıydı. Tahtaları iyice eskimiş, bazı yerleri kırılmış, parçalanmıştı. Gövdesi alttan yarıldığı için taban kısmı kuma gömülmüştü. Adeta can çekişiyordu.

Çaparların önceleri Sürmene’de yapılmaya başlandığı, giderek Ordu’da, Fatsa’da, Ünye’de de yapımına başlandığı görülmektedir. Çaparın mimar — mühendisi olarak görev yapan ve bu işi iyi bilen bir Lefter Usta’dan söz edilir. Lefter Usta Cumhuriyetten sonra Yunanistan’a göç eder. Ama birçok çırak yetiştirmiş olduğu anlaşılmaktadır.

Karadeniz'in Ünlü Yük Kayıkları Mavna ve Çapar'ları Bilir misiniz? 2İşlevleri aynı olsa da mavna ile çapar arasında çok önemli fark vardır. Mavnanın su kesiminden yüksekliği fazla değildir. Dardır ve uzundur. Bu niteliklere sahip teknenin Doğu Karadeniz’in kışın dalgalı denizinde ağzına kadar yüklü olarak gemiye mal taşıması olanaksızdır. Bu tür bir tekne, çaparın işlevini görmez ve batar. Oysa, Doğu Karadeniz’de çaparların battığı pek görülmemiştir. O kadar yüklenmesine rağmen, açık denizde gemiyi beklerken dalgalarla boğuşurken görmek, onların yapım tekniğinin üzerinde durmayı gerektirir niteliktedir.

Yazımızı Kaptan Refik Akdoğan’ın “Altmış Yılın Hesabı” adlı eserindeki anılarıyla noktalayalım :
“Ordu’ya kurulacak olan elektrik fabrikasına gelen dizel jeneratör Ordu Limanı’na demirleyen gemiden bir çapar’a çıkarılmıştı. Çapar bu kumsala baştankara edilmiş, jeneratörü kumsala çıkarmak için çaparın başı kumsal düzeyine kadar tıraş edildikten sonra jeneratöre bağlanan halatlar gençler ve çocuklar tarafından çekilerek jeneratör kumsala ve sonra caddelere konulan tomruklar üzerinde şehirdeki fabrikaya taşındıktan sonra elektriğe kavuşmuştuk. Yıl sanınm 1936 idi…

Kayıkçılar, motorcular, çaparcılar o tarihlerde sahile, iskeleye çok yakın demirleyen kaptanları çok severlerdi. Uzak demirleyenleri ise hiç sevmezlerdi.

Yakın demirleyen kaptanları alkışlayıp işe hemen başlarlarken uzak demirleyenleri protesto etmek amacıyla geminin yanına gelmezler, kaptanı yakın demirlemeye zorlamak için “git bari Rusya’ya demirle” diye bağırırlardı. Samsun, Ordu, Giresun, Trabzon gibi limanında demirleyen gemilere yükler çaparlar aracılığı ile yapılırdı. Bunlar beş, on ton yük alabilen, kürekle yürütülen ahşap deniz araçlarıydı. İyi havalarda iskelelerde yükünü yükleyen çaparlar açıkta demirleyerek geminin gelmesini beklerler, hava elverişli ise yüklerini gemiye verirler ya da yüklerini alırlardı.

Samsun’dan sonra Hopa’ya giderken uğranılan Ünye, Fatsa, Ordu, Tirebolu, Giresun, Görele, Akçaabat, Trabzon, Of, Sürmene, Rize ve Hopa’da da durum aynı olup indirilen, bindirilen yolcular aynen Samsun’daki gibi durumlarla karşılaşabiliyorlardı. Yükler yani fındık, çaparlarla açıkta demirleyen gemilere yüklenir, çaparlara boşaltılan yükler de sahile boşaltılırdı. Tabi hava izin verirse. Tarihi coşku ve perspektiften, yöremize has değerlerimize sahip çıkabilmemiz dileğiyle.

KAYNAKÇA :
BİRCAN, Korhan / BİRCAN, Murat / GENÇ, Uğur / LIPHSCHITZ, Prof. Dr. Nili — Karadeniz Geleneksel Tekne Tiplerinin Önemli Bir Keşfi : Çapar Teknesi,
TRT Haber — Hurdalıktan Asırlık Tekne Çıktı…, Deniz Haber (Türk Denizciliğinin Haber Sitesi), 03 Mart 2013,

NAİM GÜNEY  Karadeniz’in Ünlü Yük Kayıkları Mavna ve Çapar’ları Bilir misiniz?

Naim Güney

Ordu yerel tarih araştırmacısı. Gazeteci, yazar.

"Tarih" geçmişle gelecek arasında köprü kurmaya imkan tanır ve dün ne olduğumuz, gelecekte ne olabileceğimize dair bize fikirler verir"

Leave a Reply

Your email address will not be published.

Comment moderation is enabled. Your comment may take some time to appear.